8 Şubat 2014 Cumartesi

Büyüdük mü?

     



              Uzun zamandır yazmaya niyetliyim ama bir türlü fırsat bulamadım şimdi de hazır boşum yazayım dedim.Geçen akşam ilkokuldan bir arkadaşımla yazışıyoruz artık hiçbir şey yapmak istemiyorum ve benzeri cümleler kurdu hevesim kalmadı dedi.Şaşırdım.Aslında şaşırmam da birazcık garipti çünkü bazen hatta belki çoğu zaman aynı hisse kapılıyorum.Eskiden her şeye çok hevesliydim, can atardım ama zaman geçtikçe bitse de gitsek moduna girdim. Karne günleri, bayramlar, akraba ziyaretleri...Beni epeyce heyecanlandıran programlardı.Gittiğimiz yerde de arkadaşım varsa değmeyin keyfime.Mesela bayramlar, bayramlık alınana kadar evde terör estirir bir de evdekilerin bayramın yaklaşmasına bu kadar tepkisiz kalmasını şeker almayı bile son güne bırakmasını asla anlayamazdım.Karne günleri özellikle süslenir ve eve karnemi alır almaz koşarak gelirdim iyi karnemle ve kendimle gurur duyardım hatta karnemin başına bir şey gelmesin diye şeffaf dosyayı asla unutmazdım.Ama bu yıl neredeyse karne almak için okula bile gitmeyecektim. Bayramlar zaten misafir demek, hizmet demek, bulaşık demek...Misafire her zaman bayılırım ama onlarla oturup keyif yapamıyorsam hiçbir şey anlamam ki.Şimdi böyle anlatınca evi çekip çeviren benmişim gibi oldu biraz ama öyle değil yani büyüyünce misafir senin de misafirin oluyor evin küçüğü ilgileniyor diğerleri sohbete çekiliyor.Diyeceğim şu ki: Büyümek biraz nasıl desem sorumlulukları olan bir şey ve sanırım insanlar sorumluluklarından sıkılıp bıktıkları için bu kadar isteksizler bu yüzden hevesleri kırık. Bunu fark etmek ve aynı yollardan geçmek biraz korkunç. İnsanların "içimdeki çocuk ölmedi" cümlesini yeni yeni anlar oldum. Evet gerçekten insanın içindeki çocuk ölmemeli asla hemde.Çünkü her şeyden sıkılmak çok sıkıcı belki bazen  de kırıcı. Bazen farklı bir şeyler yapmak istiyorum mesela ama annem o kadar bunalmış ve yorulmuş ki benimde hevesim kırılıyor sonra ve o televizyona ben telefona dalıyorum. Sadece bir olayı defalarca yaşamış olmak mı kişiyi hevessiz kılan yoksa sorumlulukları mı ona da karar veremedim.Bayram mesela 74 yaşındaki dedem 75. bayramını yaşayacak ama hepsi de aynı mı yani bu bayramların? Kesinlikle değil. İşte o yüzden bir şeyi her defasında ilk kez yaşıyormuşçasına davranmak en iyisi. Çünkü hepsi farklı yaşadığın kişi, giydiğin kıyafet, bulunduğun ortam, sürdüğün oje, sıktığın parfüm...Her anı ilk kez yaşıyormuş gibi yaşamalı her defasında hem ilk hemde sonmuş gibi tadını çıkarmalı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder