19 Mart 2014 Çarşamba

YAZ GELSE

             


Hepimizin ruh hali birazda doğa koşullarına bağlı...Herkes her havada mutlu olamıyor. Bunun sebebi yapılarımız. Yani sessizlik,sakinlik ve yalnızlıktan hoşlanan insanlar sonbahar-kış aylarını daha çok sever mesela ya da kalabalıkları, sokakları, insanları, renkleri seviyorsanız sizin mevsiminiz ilkbahar-yazdır. Ben yaz mevsimi aşıklarındanım. Çünkü güneş bana huzur verir; masmavi gökyüzü... Baharın gelmesiyle içime dolan yaşam sevinci yazın doruk noktasına ulaşır ve her şeye dair olan umutlarım bin belki de beş bin kat daha artar. Bu sabah dedemle bankamatiğe giderken bana baharı müjdeleyen şeylere rastladım: Bembeyaz kayısı çiçekleri
 -ilk duyduğumda olağanüstü bulduğumdan paylaşmak isterim kayısı ağacı önce çiçek sonra yaprak açarmış-
ve çatılardan birbirine laf yetiştirircesine hepsi farklı tondan ötüşen serçeler, bulutsuz havada bana göz kırpan güneş, torunlarını alıp parka götüren teyzeler,amcalar... Bunlara şahit olmak fazlasıyla mutlu etti beni ve kendime gelmemi sağladı sanırım.Çünkü uzun zamandır gökyüzüne bakmadığımı fark ettim ve birden baktığımda bahar havası vardı. Sürpriiiiz! Ve Allah varlığını , büyüklüğünü kim bilir kaçıncı kez serdi gözler önüne. Sanırım yaza dair en çok özlediğim şey balkonum. Bütün gün balkonda oturup sürekli bir şeyler içmeyi, sokakta seksek oynayan çocuklara laf atmayı ve annem için yemekler yapıp onun gelişini heyecanla beklediğim günlerden bahsediyorum size. Yani yazın çok matah bir şey yaptığımdan değil ama benim mutlu olduğum şey tamda bu. Bu yazdan da çok farklı şeyler beklemiyorum ama gelsin bir an önce. Televizyonda dondurma ve soğuk içecek reklamları dönmeye başlasın,diziler yavaş yavaş sezonu kapasın ve yerini gece gündüz aynı haberi yayınlayan magazin programları ve FOX'un vazgeçilmezi olan bütün bölümlerini ve repliklerini artık herkesin ezberlediği Doktorlar dizisi yayınlansın mesela. Serinlemek için çareler arayalım elimizde vantilatör ile dolaşalım fok balığı gibi suyun altından çıkmayalım sıcakta yüzümüz gözümüz yapışıyor diye makyaj yapmaktan vazgeçelim neon ojeler sürelim...Konserlere gidelim, Hilal Hoca'ya misafir olup bahçesinin tadını çıkaralım. Arabada camdan sarkıp saçlarımızın dolaşmasına izin verelim...Yani demem o ki bu yazım evrene bir mesaj olsun ve artık yaz gelsin. Buna çok ihtiyacımız var.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder